Şeyda Erdoğan Yeni Makyaj Markası ADVB’yi Anlatıyor

Bir norma uyma kaygısı barındırmadan bireysel yaratıcılığıyla var olabilen, bunu azim ve disiplinle bir araya getirme becerisine sahip kişilere hayranım. Lokal kozmetik dünyasının en genç ve dikkat çekici temsilcisi Şeyda Erdoğan bu kişilerden. Yine de bir çarşamba sabahı, yeni makyaj markası ADVB’yi konuşmak üzere onu aradığımda, tam bir Şeyda Erdoğan fan girl’üne dönüşeceğimi hiç mi hiç tahmin etmezdim. Aslında onunla markası hakkında kısa bir sohbet etmeyi düşünürken, bir saat boyunca güzellik endüstrisini enine boyuna konuşurken buldum kendimi.

On altı yaşından beri düzenli olarak kendine özgü makyaj içerikleri üreten Şeyda, tüm fikirlerini bağımsız bir şekilde hayata geçirme arzusuyla, en büyük hayallerinden biri olan makyaj markasını küçük bir ekiple, kendi yatırımıyla kurduğundan bahsetti. Ürünlerin kalitesinden ödün vermemek için aştığı zorlukları, bireysel ve özgür güzelliğe olan inancını yansıtabilme motivasyonuyla, eleştirileceğini bildiği halde bugüne kadar Türkiye’de gördüğümüz en kapsayıcı kampanyayı nasıl yarattığını büyük bir coşkuyla paylaştı. Anlattıklarını dinleyince, ADVB ürünlerini kullanma ve markanın başarısını takip etme isteğiyle dolarak onun heyecanına ortak oldum. Şimdi, makyajı kişisel bir ifade aracı olarak gören ve bu alanda herkesin temsil edilmesi gerektiğine inanan Şeyda’nın ADVB ile çıktığı heyecan verici yolculuğa eşlik ediyoruz.

Kendini tanıtır mısın? Makyaja nasıl merak saldın?

Yirmi altı yaşındayım ve on yıldır içerik üreticisiyim. Aslında kariyer anlamında farklı bir yol izlemeyi düşünüyordum. İki yıllık atölye eğitimimin ardından Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi fotoğraf bölümünü kazandım. Hayat bana bazı sürprizler yapınca, eğitim hayatımı yarıda bırakıp tam zamanlı olarak içerik üreticiliğine yöneldim. Küçüklüğümden beri hayatımda makyajın hep ayrı bir yeri oldu. Yaz tatillerini teyzemle köyde geçirirdim. Onun makyaj malzemeleriyle oynamak en büyük eğlencemdi. Çocukça bir hevesle başlayan bu tutkunun buralara geleceğinden habersizdim tabii.

Makyaj videoları çekmeye nasıl başladın? Zaman içerisinde içeriklerin ve görünümlerin nasıl evrildi?

İlk makyaj videomu Instagram’a gelen video güncellemesiyle birlikte paylaşmıştım. Kuyruklu eyeliner trendinin en parlak döneminde, nasıl eyeliner çektiğimi gösterdiğim kısa bir videoydu. Ardından YouTube üzerinden videolarıma devam ettim. Marjinal görünümler denemeyi hep çok sevdim. Makyaj hakkında tecrübelerimi ve ürünlerle ilgili deneyimlerimi paylaşmanın yanı sıra, bu deneysel görünümlere devam ettim. Zamanla ortak zevkler paylaştığım bir kitleye erişince ve elimi de geliştirince sadece makyaj yapmaya değil, farklı karakterlere bürünmeye başladım. Hikâyeli Makyaj adını verdiğim YouTube serimde kendi yarattığım karakterler için kurguladığım hikâyeler eşliğinde makyaj yapıyordum. İlk videolarıma “Bu makyajı nerede yapacağız?” gibi yorumlar gelse de, zaman içinde bu içerikler kendi kitlesini bulmakla kalmadı, aynı zamanda makyaj stilim açısından da belirleyici oldu. Böylece yüzümü ve içeriklerimi ürün önermenin ötesinde, hayal dünyamı ve sanatımı sunabilmek için kullanmaya başladım.

 

 

Makyaj markası kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Ne zamandır bunun hayalini kuruyorsun?

Esasında bu, hayalini kurmaya dahi cesaret edemediğim bir şeydi. Yıllarca bir makyaj ürününü incelerken ben olsaydım nasıl yapardım, diye düşündüm durdum. Sanırım son beş yılda bu hayali kurma cesaretini bulabildim kendimde. Yaklaşık iki senedir de bunu hayata geçirmek için elimden geleni yapıyorum. İmkânsıza yakın olduğunu düşündüğüm bir hayal artık imkânsız değil.

ADVB’yi nasıl tanımlarsın? Markanın ismi ne anlama geliyor?

ADVB’nin açılımı Art Du Visage (Yüz Sanatı). 2021’de markamı kurmak için sermaye biriktirdiğim sırada, makyaj benim için ne ifade ediyor diye düşündüğümde aklıma gelen yegâne şey buydu.

 

ADVB’yi yaratma sürecinde karşına ne tür zorluklar çıktı? Bu zorlukların nasıl üstesinden geldin?

Hiç bilmediğim bir yolda kaybolmuş ama sora sora Bağdat’ı bulmuş gibiyim. Bunun kolay olacağını düşünmemiştim ama tahminimden daha zor olduğunu da kabullendim. Bu süreçte beni en çok zorlayan şey ne istediğimden emin olmaktı. Beni memnun etmeyen hiçbir şeyi insanlara sunamazdım. Ortaya çıkan sonuçtan tatmin olmam çok önemliydi. Bunun da aslında yaşadığım en büyük zorluk olduğunu söyleyebilirim. Bir yandan markamı ulaşılabilir tutmaya çalışırken, bir yandan da hiç bilmediğim ticari kaygılarla boğuşmak durumunda kaldım.

ADVB’nin lansman ürün gamında bir far paleti, hem dudakta hem de yanakta kullanılabilen çok amaçlı krem allık ve jel yapıda bir likit ruj var. Bu seçimi nasıl yaptın? Ürünleri detaylı anlatabilir misin?

Bu konuda yıllar içindeki tecrübelerime ve şahsi isteklerime kulak verdim. Trust Me Eyeshadow Palette,12 renkten ve iki farklı yapıdan oluşan bir far paleti. 27,6 gram toz ürün kapasitesine sahip, demirbaş diye tanımlayabileceğim bir ürün. Yıllardır içerik üreticisiyim, izleyicilerim halen gece ve gündüz her duruma uyum sağlayabilecek bir far paleti önermemi istiyor. Renk skalasını buna göre çalıştık. Bu skalaya koyduğum ilk renkler siyah ve beyaz oldu. Makyaj sanatçısı arkadaşlarımdan da fikir aldım. Profesyonel kullanımda kapsayıcı bir palet olması açısından önemli bir fikir alışverişiydi benim için. En nihayetinde zamansız, yüksek pigmentasyonlu, kişisel ve profesyonel kullanıma uygun bir far paleti çıktı ortaya.

Lip n Cheek Colour serisinde hayalimdeki çok amaçlı ürünü yaptık. Ayarlanabilir pigmentasyona sahip, dudak ve yanakta kullanıma uygun krem yapıda bir ürün. Aslında bununla da sınırlı değil. Çünkü pigmentasyon aralığı çok geniş ve neredeyse yüz boyası olarak da kullanılabiliyor. İsteğe ve uygulama miktarına bağlı olarak dudakta krem ruj kadar örtücü durabiliyor. Aynı zamanda evden çıkmadan ufak bir miktar uygulayarak yüzüne renk vermek isteyenlere de uygun. Çünkü yapısı sayesinde uygulanması ve dağıtılması çok pratik. Şu an üç harika rengimiz var ama bu seriye yeni üyeler eklemek için sabırsızlanıyorum.

Lip Stain Gel’i dudaklarım normalde çok renksiz olduğu için geliştirdim. Bu ürün de yüksek pigmentasyonlu ve geniş bir pigmentasyon yelpazesine sahip. Hem ruj olarak kullanabilirsiniz hem de dudaklarda bıraktığı tint etkisiyle kalıcı bir renk elde edebilirsiniz. Dudaklara doğal bir renk veriyor. Daha cesur görünümler için yoğun bir şekilde uygulamanıza da olanak sağlıyor. Bu ürünün formülünü tam tamına üç defa değiştirdik. Renkler için özel pigmentler getirttik ve sonunda istediğim yapıyı ve tonları elde edebildik.

ADVB’nin geleceği için neler hayal ediyorsun?

ADVB için kurduğum hayallerin listesi şimdiden epey uzun. Türkiye’den dünyaya açılan bir proje olmasını çok istiyorum. Renkli kozmetikte çok daha iyi bir konuma ulaşabiliriz. Çok büyük ve sürekliliği olan bir endüstri bu.

 

 

ADVB’nin kampanyası bugüne kadar Türkiye’de yapılmış en kapsayıcı çekim. Bu çekim için nereden ilham aldın? Çekimin ana fikri ve hedefleri neler?

Bana göre makyaj, kişisel bir ifade biçimi ve tarzınızı sergilemenin güçlü bir yolu. Bu alanda herkesin temsil edilmesi gerektiğini düşünerek hareket ettim. İleride çok daha kapsayıcı ve yaratıcı projeler yapmak istiyorum. Çalıştığım ekiptekiler, çekime farklı noktalarda dokunuşlar yaptılar. Yıllardır edindikleri tecrübelerle bu projeye çok destek oldular.

Kapsayıcılık kelimesi senin için ne ifade ediyor?

Çeşitliliklerimizin ve farklılıklarımızın her birinin zenginlik olduğunu düşünüyorum. Benim için bu zenginlikleri kucaklamak kapsayıcılık demek.

 

Günümüzde güzellik dünyası bireyselleşmeye yöneldi ve kalıplaşmış standartlar yıkılma eğiliminde. Sence bu konuda daha anlamlı adımlar atılabilmesi için markaların üzerine düşenler nedir?

Güzelliğin tek bir tanımının olmadığını vurgulamak ve yaymak çok önemli. Farklı kimlikleri, tarzları benimsemek, temsil etmek ve bunlara görünürlük sağlamaya aracı olmak markaların üzerine düşen en önemli görevlerden.

Yirmi altı yaşında çok büyük bir başarıya imza atarak kendi markanı kurdun. Güzellik sektörüne girmek isteyen genç takipçilerine vermek istediğin bir tavsiye var mı?

Güzellik sektörü hızla değişiyor. Bu sebeple trendleri takip etmek çok önemli. Daha da önemlisi bunu yaparken kendinizden bir şeyler katmak. Öğrenmeye, farklı bir gözle bakmaya ve bir şeyleri denemeye açık olmak gerekiyor. İçinizde bu konuya dair bir tutku varsa, vizyonunuza inanıyorsanız hedeflerinizin peşini bırakmayın. Eğer bu işi yaparken eğleniyorsanız da zaten çok büyük bir avantajınız var demektir.

Sana en iyi hissettiren makyaj görünümü hangisi?

Çekimdeki favori görünümlerimden biri bu. Burada aslında yüzümün tamamında Lip n Cheek’i kullandık. Yaparken çok eğlendik. Deklanşöre basıldıktan hemen sonra bu kareyi gördüğümüzde ekipçe “Evet, bu tam Şeyda oldu,” dedik.

 

Sana ilham veren makyaj artistleri kimler?

İlk aklıma gelen isim Erin Parsons oldu. Çünkü onunla zevklerimiz benziyor. Pat McGrath yakından takip ettiğim, güzellik dünyası trendlerine kendi stiliyle yön veren efsanevi makyaj sanatçılarından. Isamaya Ffrench de çok dikkatimi çeken bir stile sahip. Kevyn Aucoin ikonik görünümleri ve teknikleriyle birçok kişinin olduğu gibi benim de favori makyaj sanatçılarım arasında.

Onlarsız yapamam dediğin makyaj ürünleri neler?

Makyaja ilk başladığım yıllarda allık sürmeyi sevmesem de artık allıksız yapamıyorum. Hatta allığı çok abartılı sürmeyi seviyorum. Bunun dışında soğuk alt tonlu dudak kalemleri hep elimin altında. Özellikle M.A.C Stone yedeklediğim favorilerimden.

Bir makyaj ürününü banyonda tutmaya değer kılan özellikler neler?

Kesinlikle ürünün performansı. Her ne kadar süslü paketler görsel olarak hoşuma gitse de, ürünün makyajda sağladığı avantajlar çok daha önemli.

Favori kusurun nedir?

Kafamın vücuduma göre büyük durması. Başkaları bana söyleyene dek fark etmediğim bir şeydi aslında. Bana Monster High bebeklerini hatırlatan favori kusurum bu. Hatta daha kabarık saç modelleriyle favori kusurumu vurguluyorum.