Rutinler

Lal Batman’la Farklı Disiplinler ve Rutinler Üzerine

Sanatçı Lal Batman, yoğun temposunda kendine has dengesini kurarak oluşturduğu rutinlerini anlatıyor.

5 Aralık 2024

Yirmi üç yaşındaki Lal Batman, çalışmalarıyla hem ülkemizde hem de dünyada kendini kanıtlamış bir sanatçı. Farklı disiplinlerden besleniyor ve bunu da sanatına yansıtıyor Lal. Seyahat etmek ve yeni rotalar keşfetmek en büyük tutkularından. Bu çok yönlü sanatçıyı daha yakından tanımak için beraberce rutinlerini keşfediyoruz.

Sanat kişide birbirinden farklı duygular uyandırabilir. Profesyonel bir sanatçı olarak sanat sana ne hissettiriyor?

Sanat, hayatın iniş çıkışlarını anlamamı kolaylaştırırken bana çoğu zaman yeni pencereler açıyor. Kaosun, acıların ve günlük rutinlerin üzerimde kurduğu baskıyı hafifletmesiyle bana farklı çıkış yolları sunuyor. Kendimi duygusal bir insan olarak tanımlıyorum. Adeta bir sünger gibiyim; çevremdeki her duyguyu emiyorum ve bazen bu ağırlık altında hareket edemeyecek gibi hissediyorum. İşte tam bu noktada üretim sürecim devreye giriyor. Üretmek, duygusal yükü hafifletmeye yardımcı oluyor; beni özgürleştiriyor ve yaşamı daha akışkan hâle getiriyor. Sanatın bu dönüştürücü gücü, hem hayatın zorluklarına karşı direnme gücü hem de içsel bir huzur veriyor bana.

Estetik kavramını da odağına alan disiplinlerle ilgileniyorsun. Yıllar içinde estetik kavramına bakışın nasıl şekillendi?

Farklı pratikler ve materyallerle deneysel işler üretmek benim için bir keşif yolculuğu. Bu süreçte kurduğum dünyalar birbirinden farklı dönemlerin, kültürlerin ve estetik anlayışlarının yansımalarını taşıyor. Özellikle son dönemdeki çalışmalarımda kurguladığım kompozisyonlarla bunu daha açık bir şekilde ortaya koyuyorum. Örneğin, 14. yüzyıldan 18. yüzyıla uzanan estetik anlayışlarıyla, günümüzün ikonlarını ve dokularını yan yana getirerek zamanlar ve dönemler arasında bir köprü kuruyorum. Ortaya çıkan tatlı nüanslar, beklenmedik kontrastlar ve uyumsuz görünen unsurların birlikteliği bana sürekli ilham veriyor. Dönemleri çarpıştırmak, tarihin derinliklerinden gelen unsurları modern dünyayla harmanlamak kendi estetik dilimi yaratmamda büyük rol oynuyor. Bu yaklaşım sayesinde zamansız bir estetik anlayışını benimsiyorum.

 


Birçok farklı disiplinle ilgilenmek günlük rutinlerini nasıl etkiliyor?

Farklı disiplinlerle çalışmanın getirdiği zorluklar hem fiziksel hem de zihinsel açıdan oldukça yorucu olabiliyor. Çok disiplinli bir çalışma hayatım var. Günlerim uzun mesailerle geçiyor. Bu yoğun tempodan büyük bir keyif alsam da, çoğu zaman kişisel rutinlerimden ve özel yaşamımdan ciddi fedakârlıklar yapmak zorunda kalıyorum.

Zamanla asıl rutinimin ve dengemin bu yoğunluğun içinde saklı olduğunu öğrendim. Kendi yaşam biçimime duyduğum saygı, beni bu karmaşada kaybolmaktan kurtarıyor. Sosyal medyada sık sık sağlıklı yaşam rutinleri ve düzenli yaşam videolarıyla karşılaşıyorum. Onları izlerken hayatımın ne kadar farklı bir dinamik taşıdığını daha fark ediyorum. Düzenli bir yaşam tarzına imrenmemek elde değil. Bir yanım o sakin ritmin içinde kaybolmayı arzuluyor. Ancak, benim hayatım ve tempom kendine özgü bir yol izliyor. Artık bu farklı ritmi kabullenmeyi başardım. Her bireyin hayatının bir melodisi var. Benim melodim, anlık heyecanlar ve derin düşünceler arasında gidip geliyor. Bu da kendi konfor alanımda ve rutinimde mutlu olmamı sağlıyor.

 

Batman, Laneige dudak balm’ını sürerken.

Güzelliğe bakış açın zaman içinde nasıl değişti? Senin için güzellik kelimesi ne ifade ediyor?

Çocukluğumdan beri güzel olan her şeye karşı derin bir zaafım vardı. Moda, tasarım, sanat… Kısacası, estetiğin başrol oynadığı her alan benim için son derece kıymetli. Zamanla gerçek güzelliğin bu estetik anlayışının ötesinde, auranın derinliklerinde gizlendiğini keşfettim. Aurası yüksek, özel ve kendinden emin olan her olgu, içindeki enerjiyi ve zarafeti yansıtarak beni etkisi altına alıyor.

Güzelliğe bakışını etkileyen sanatçılar kimler?

Anna Weyant ve Jordan Wolfson.

Mental ya da fiziksel olarak iyi hissetmek için yaptığın özel şeyler var mı?

Koku benim için son derece önemli. Her şehrin, her anının bir kokusu var zihnimde. Aynı şekilde saçlarım da benim için önemli. Onların bakımı ve duruşu o günkü modumu değiştirebilecek güce sahip. Son olarak içten bir şekilde dans etmek beni dünyadan koparıp bambaşka bir boyuta götürüyor. Dans ederken hissettiğim özgürlük ve mutluluk, ruhumun derinliklerine ulaşmamı sağlıyor.

Üretimlerinde genellikle renkler ön planda. Gündelik hayatında da renklere yer veriyor musun?

Eserlerim, hayatımın bire bir yansıması.

 

Enerjinin düşük olduğu bir günde modunu yükseltmek için neler yapıyorsun?

Bir uçak bileti alır ve ortadan kaybolurum. Yeni rotalar bana ilaç gibi gelir.

Çok yoğun bir programın olduğunu biliyorum. Kaçış destinasyonların nereler?

Tek bir ülkede, tek bir alanda beslenemiyorum. Dolayısıyla sık sık seyahat ediyorum. En özel kaçış rotalarım İsviçre ve Tayland.

 


Seyahat ederken çantandan hiç ayırmadığın ürünler neler?

Laneige’in Lip Sleeping maskesi, Maison Crivelli’nin Tubéreuse Astrale adlı parfümü, Nuxe’un yanımdan ayırmadığım nemlendirici yüz kremi ve iyi bir saç fırçası olmazsa olmazlarım.

En sevdiğin kusurun nedir?

Mükemmeliyetçilik.